Çocuğa Cinsel istismara Müebbet ve Hadım Geliyor
Başbakan yardımcısı Recep Akdağ çocuğa yönelik cinsel istismar düzenlemesinin “Kimyasal hadım ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası” öngördüğünü söyledi
Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Bakanlar Kurulu’nda imzaya açılan çocuğa yönelik cinsel istismar düzenlemesiyle ilgili açıklamalarda bulundu.
TCK’DAKİ EN AĞIR CEZA
Reuters’ın haberine göre Akdağ “Düzenleme kimyasal kastrasyon öngörüyor. TCK’daki en ağır ceza bu suçu işleyene verilecek. Takdir indirimine dokunmama kararı aldık. Cinsel istismarda ceza 50 yıldan az olmayacak.” ifadesini kullandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS
Akdağ, cinsel istismar suçlarına ilişkin hazırlanan tasarının 12 maddeden oluşacağını belirterek, “Bir çocuğa tecavüz edilmiş ve öldürülmüşse ağırlaştırılmış müebbet hapis getiriyoruz. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının üst sınırını ciddi olarak artırıyoruz. Bu konunda, çocuklara karşı tecavüz ve öldürmenin cezası 50 yıl hapis yatmaya dönüşüyor ki Türk Ceza Kanunu’nda böyle bir ceza yok. İstismarcı çocukile ilgili işte çalışamayacak.” diye konuştu.
KİMYASAL HADIM
Kimyasal kastrasyon ya da kamuoyunda kimyasal hadım olarak da bilinen kavram çocuklara yönelik cinsel istismar olaylarına yaşanan tepkiler ardından gündeme gelmişti.
Çocuklara yönelik cinsel istismarla ilgili medyada artan haberler ve buna karşı oluşan toplumsal tepkiler üzerine, hükümet bu suçlara ilişkin cezaların artırılması için Şubat ayında çalışma başlatmıştı.
“MAHKEME KARARIYLA UZMAN GÖRÜŞÜ ALINARAK CİNSEL İSTEK BASKILANACAK”
Çocuk istismarında bulunan kişiye, cezaevinden çıkmasının ardından cinsel isteğin baskılanması amacıyla hormon verileceğini kaydeden Akdağ, şunları söyledi:
“İkinci önemli konu, bu anlamda bir ceza alan ve cezasını çekerek cezaevinden çıkacak kişilerin tahliye edildikten sonra belli bir dönem rehabilite edilmesi gerekiyor. Bununla beraber eğer ilgili hakim heyeti karar verirse uzman görüşü almak kaydıyla uygun gördüğü vakalara cinsel isteğin baskılanması amacıyla belli hormonlar verilebilecek. Her yıl bunu ilgili mahkeme gözden geçirecek ve devam edip etmeyeceğine karar verecek. Ama aynı zamanda da ciddi bir rehabilitasyon gerçekleştirilecek. Çocuklara istismardan dolayı ceza alanların cezaevinde yattıkları süre içinde de rehabilitasyona tabi tutulması söz konusu olacak. Uzman görüşü olacak tamamen. Bu suçların bazılarında ciddi ölçüde tekrarlama özelliği olduğunu biliyoruz. Pedofil vakaları bir hastalık değil bir çeşit cinsel sapkınlık. Bunlarda bu tedbirlerin alınması kararını verdik.”
“ÇOCUKLARLA İLGİLİ İŞTE ÇALIŞAMAYACAKLAR”
‘Çocuk istismarı’ suçundan ceza alanların, çocukların bulunduğu alanlarda çalıştırılmaması için gerekli tedbirleri aldıklarını belirten Akdağ, “Bu suçlamalardan ceza alanların, çocukların bulunduğu yerlerde çalıştırılmaması’ şeklinde tedbir getiriyoruz. Zaten devlet memuru olamıyorlar. Ancak bir şekilde özel sektörde de çalışmamalarının sağlayacak bütün tedbirleri alıyoruz. Bir yönetmelikle şu ana kadar okul servislerinde bunların çalıştırılmaması gerçekleştirildi. Kantinler, kreşler ve benzeri yerlerde sosyal güvenlik kurumuna Adalet Bakanlığı’mız bu kişilerle ilgili bilgileri aktaracak ve bir işte çalıştırılmaları söz konusu olduğu zaman çocuklarla ilgili bir işte sigortaya başvurulduğu zaman uyarı verecek sistem ve çalıştırılmasına mani olunacak. Uygun yazılımı da ilgili kurumlarımız birlikte kullanacak.” dedi.
“ÇOCUK İZLENİM MERKEZLERİNDE SAVCILAR GÖREVLENDİRİLECEK”
Fuhşa teşvik edenlere yönelik adli para cezalarındaki alt sınırı artırdıklarını kaydeden Akdağ, “Çocuk izlem merkezleri var. Zaman zaman özellikle adli mekanizmalarla bu merkezler arasında istediğimiz uyumu sağlayamıyoruz. Bu merkezlerde savcıların görevlendirileceğini kanuna yazıyoruz. Çocukların hiçbir suretle bu merkezlerin dışında ifadelerinin alınmayacağı ve ifade alınırken asla örselenmeyeceğini kayıt altına alacak bir takım detayları içeren kanun maddeleri getiriyoruz. Cumhuriyet Savcıları doğrudan kendilerine veya bakanlığın talebi üzerine çocuk ve alinin ifşasına ve çocuğun üstün yararını zedeleyecek şekilde bir yayın varsa bu yayını durdurma hakkı getiriyoruz. 24 saat içinde çocuk mahkemelerine gitme şartı getiriyoruz.” diye konuştu.
“TAKDİR İNDİRİMİYLE İLGİLİ MADDEYE FAZLA DOKUNMAMAYI UYGUN GÖRDÜK”
Kanun tasarısının 12 maddeden oluştuğunu dile getiren Başbakan Yardımcısı Akdağ, kendisine yöneltilen ‘Zina pakette var mı?’ sorusunu “Çocuklarla ilgili husus dışında pakete herhangi bir şey koymadık” diye yanıtladı.
Akdağ, ‘iyi hal’ indirimi olup, olmayacağına ilişkin soru üzerine şöyle konuştu:
“‘İyi hal’ indirimi diye bir kavram kanunda şu anda da yok. Hakimlerin takdir indirimleri var. Küçük bir indirim bu. Bütün cezanın altıda biri. Bu suçlarla alakalı bir hüküm falan değil.
Cezaları ciddi ölçüde artıyoruz. Ceza Kanunu’na bir madde getirerek, sadece bu suçlar için değil; herhangi bir davayı eğer mahkeme bir takdir indirimi yapacaksa bunun gerekçesini açıkça yazma mecburiyeti getiriyoruz. Bunu Yargıtay ile de görüştük. Onların da işini kolaylaştıracak. Somut ve özel olaylar oluşabiliyor. Hakimler, Yargıtay üyeleri konuyu görüştüğümüzde aslında mahkemelerin gerekçesini açıkça belirlemek kaydıyla takdir indirimiyle ilgili maddeye daha fazla dokunmamayı uygun gördük.”